Klişe
tanışmalarla başlayan aşkları sevemedim hiç. Tesadüf kılığında başlayanlar daha gerçekçi ve daha aşkın kalıbına uygun gelmiştir
hep. Birbirinin ruhundan cümlelerinden
etkilenen iki insanın aşkı
daha cazip gelmiştir daima. Daha gerçekçi daha üstün. İnanarak sevmek
görerek sevmekten daha üstündür çünkü. İnanarak, onun sevgisine, varlığına,
cümlelerine, cümlelerin sonuna koyduğu üç noktalarda saklı kelimelere…
Pembe zarflı beyaz kâğıtları aşan üç noktaların ve üç nokta ile ucu sonsuza giden cümlelerin bile yetersiz
kaldığı aşk mektupları yazmak istiyorum incir kahvesi
gözlerine. "başının sıcaklığını özledim" diye başlamak istiyordum satırlara. Bir sabah, her sabah olduğu
gibi yalnızlıkla değil de postacının kapı zilini çalışıyla uyanmak istiyorum, senden gelen
bir mektupla. Cümlelerinin zihnimde her noktadan sonra yeni bir anıyı
uyandırmasını diliyorum mesela. Sayfalarca mektup yazmanı beklemiyorum. Yâda
sayfalarca bana sevgini anlat demiyorum. İncecik parmaklarından ismim yazılsın,
bana mütevazı bir seni seviyorum yaz el yazınla... Çok olmasın birkaç cümle
yeter. Yormana gerek yok parmaklarını, yorulmanı istemem. Birkaç cümle ve ufak
bir seni seviyorum yeter.
El yazınla olsun mutlaka. El yazısı en
değerli armağandır fikrimce. El yazısı insanın o anki ruh haini betimler, el
yazısı kişiye verilen değeri niteler, klavyeden
veya daktilodan yazılan kalıplaşmış
ve puntosu tekdüze yazılardan daha değerlidir. İsmini daha özenle yazdığını
belli eder mesela el yazısı. İsminin baş harfine kalp iması verir veya kendi isminin baş hafiyle bağdaştırır, klavyenin monoton ve tek düze suni aşk cümlelerinden daha gerçekçidir el yazısı. El yazınla yaz
mutlaka tüm mektuplarını. Bir kaç cümle olsa yeter. Benim gibi sayfalarca
yazmana gerek yok. Benimki şairlikte,
yazarlıktan, fazla sevmekten
yâda fazla gevezelikten… Anılarımızdan
bahset… İlk gülüşlerimizden, ilk sakarlıklarımızdan,
sana kavuşmanın heyecanıyla sıcak kahveden büyük yudum
aldığımda yüzümün nasıl olduğunu ve güldüğünü anlat, ilk bulusmamız gerçeklestiği
vakit. biraz beni betimle, palavrada uydurabilirsin. Ellerinin kokusu mutlaka
sinsin beyaz kâğıdın her santimetrekaresine.
12 yorum:
Beni böyle seven birine her gün mektup yazardım sanırım :D
Mükemmelsin melankolik adam :) Sevdiğin kadın çok şanslı
Hayranı olduğum insan geliyoooooorrrr tarihinide ver mutlaka. (Tuna lisesi) iPLE ÇEKİCEM O GÜNÜ!!!!
Aşkı yasamakla kalmıyosun bizede yasatıyosun :)))
Siz mükemmelsiniz bayım ve sevdiğiniz bayan olmak isterdim )) alone live notttt !!!
Bir gün biri banada yazsa bunları :(
Yorum yapmak için oldukça düşündüm :) sadece siz insanı aşka inandırırsınız diyorum.
Senin hayranınım.16 yaşındayım. Cumartesi günü 13.00'da bostancı sahilinde olucam lütfen gel seni görmek istiyorum. telefon numaramı istiyosan mail olarak atabilirim. Lütfen gel seni çok merak ediyorum
İsmim Begüm bu arada
Edebiyatı sevmem. Kitap okumayı felanda sevmem ama sizin yazılarınız farklı insanı kendine çekiyor.
Harikasın melankolik adam
İlk reddedilişimde dünya başıma yıkılmıştı sanki. çok sevmiştim fakat olmamıştı. sizin blogunuzu gördüm nette dolaşırken. kanayan yarama mendil gibi oldunuz desem kaba bir tabir ile bilmiyorum öyleydi. ayrılığı iyileştirecek güç sizde var. bir kadının bir erkeğin yaralarını geçmişini silecek güç sizin cümlelerinizde. size teşekkür borçluyum sanırım. Tebrikler. Umarım mutlu olursuuz hayatta fakat biz mutsuzları da unutmayın :)
Yorum Gönder