27 Mayıs 2012 Pazar

BELKİDE HEP İMKANSIZ KALMALIYDI

Hayat neden onu imkânsızken benim yanıma getirdi? Hep busoruyu soruyorum kendime. O imkânsızdı çünkü… Onunla sevgili olma ihtimalim bir yana tanışma ihtimalimiz bile yoktu. O benim facebook fotoğraflarının karşısında hayranlıkla saatler geçirdiğim; tweetlerini okuyup her anından haberdar oldum kişiydi. Böylesi daha güzeldi sanırım. Aynı şehirde yaşayan iki yabancıydık. Aynı gökyüzünün altında nefes alan, aynı yağmurun altında ıslanan birbirinden habersiz iki kişiydik. Onun ismini öğrendiğim ilk andan itibaren günlerim bir caddede karşılaşma ihtimalleriyle geçiyordu. Son anda yakaladığım otobüste ki tek boş koltuğun onun yanı olması veya güneşli bir günde aynı vapurun farklı güvertelerinde olma ihtimaliyle geçiyordu günlerim böylesi çok daha güzeldi.

 
O imkânsızken hayat onu bir anda yanıma kadar getirdi. İmkânsız dediğim, tanışma ihtimalimi bile hayal edemeyeceğim insan burnumun dibine geldi. Baştan her şey güzeldi. Ona karşı hayranlık olarak yaşayan duygular aşka dönüştü. Aşk gözlerimi kör etti, şiirlerimi esir aldı önceleri sadece bilgisayar başında aklıma gelirken şimdi her an aklımda oldu. Her anım onunla dolu oldu. Artık sesini duyabiliyor, sabahları günaydın mesajlarıyla uyanıyor ve her sabah ona günaydın deme fırsatını buluyordum. O günler hayal kadar güzeldi… Hayata teşekkür ediyordum.
 
Fakat şimdi yaşadığım her gün farklı bir facia. Onun yanında, ona nazaran aldığım nefesler, onun başkasının ellerini tuttuğunu gördüğüm saatler… Kısaca onun benden ayrı olduğu her vakit ve her gün farklı bir facianın içindeyim. Daha beş altı ay öncesine kadar teşekkür ettiğim hayata şimdi lanetler yağdırıyorum. Ve aynı soru “neden o imkânsız kalmadı? Neden hayat onu burnumun dibine kadar getirdi? Neden onun kokusunu ciğerlerime teneffüs etme şansı buldum? “ aynı sorular büyüyor gidiyor. Belki de… İle başlıyor cümleler. Artık ona dair kurulan cümlelerin neredeyse tümünde belkilerle başlıyor cümleler. Uzuyor, gidiyor. Belkiler çoğalıyor… Belki de hep imkânsız kalmalıydı. Belki de imkânsızken her şey daha güzel olurdu. Belki de onunla bir akşam vakti tesadüfen aynı caddede yürüme ve karşılaşma ihtimallerimizin ruhuma hüküm sürdüğü günler daha güzeldi…

Hiç yorum yok:

Bumerang - Yazarkafe
script>